Monday, April 8, 2013

Kova Dolusu...




Datça'da yaşamanın artılarından biri de,  ne kadar büyük olursa olsun, istediğim her kabı taze çiçekle doldurabilmek..Nisan'ın başlaması ile birlikte artık şömineyi çok fazla yakmamaya başladık, ve bende odun kovasını şu sıralar dağı taşı sarıya boyayan Kıbrıs akasyası ile doldurdum..

One of the pluses of living in Datca is to be able to fill every big container with fresh flowers...Since the start of April, we are not using the fire place as often so I filled my wood bucket with Cyprus acacias, which are almost every where during this season... 

Hep artılar olacak değil ya, bir de eksisini yazayım buralarda yaşamanın...Cumartesi akşamı bilgisayarım tam tabiri ile, kollarımda can verdi..En yakın servis İzmir'de gözüküyor, zaten garantisi bitmişti yetkili servisten vaz geçtim biraz bu işlerden anlayan birilerini bulmaya çalışıyoruz buralarda ama çok zor..Bu arada bu yazıyı'da dakikada bir fotoğraf falan yükleyerek, ufacık bir alette yazmaya çalışıyorum...Umarım garip gurup bir şeyler çıkmıyordur..
Herkese keyifli bir hafta diliyorum

Living here is not always rosy of course..On Saturday night my PC literally died in my hands but the nearest service is 350 km away..As its guarantee expired I am not very keen on using the authorized service, so we are actually trying to find somebody who can tell what happened to my dear PC, but it is really difficult to find..In the mean time I am trying to write this post on a tiny device which takes almost a minute to upload a photo..I hope they are coming out OK..
Wishing you all a great week...



26 comments:

  1. Teknoloji mi her daim çiçekler mi deseler, çiçekleri tercih ederim.

    ReplyDelete
  2. hersey harika ama bir minik duzeltme onlar mimosa :) kibris akasyasi baska bir cicek ! ne olur kizma ama dayanamdim :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Niye kızayım Beste, ama ben onları hala Kıbrıs akasyası olarak biliyorum:)) Dört tür mimoza'dan biri ve dikkat edersen yeşil yaprakları, İstanbul'da Adalar'dan falan aldığımız mimozalardan oldukça farklı.. Bu ayki Ev Bahçe dergisin de bunları Kıbrıs Akasyası olarak gösteriyor..

      Delete
    2. haklısınız mimoza .

      Delete
    3. dergi baskı hatası yapmış muhtemelen

      Delete
    4. her ikisi de doğru http://cheerfulmoon.blogspot.com/2012/04/sari-mimoza-ya-da-kibris-akasyasi.html

      Delete
    5. gece gece kafama takildi hata yapmis olamaz yapraklar farkliydi sanki dedim ve evet mimosa yapraklari farkli miniciktir onlar ada mimosasi ancak bu iki cinste ayni aileden 2000 kadar turu varmis bingo :) sayende ogrendim sevgiler...

      Delete
  3. Yine gözüm ve gönlüm şenlendi blogunuzdaki kova dolusu çiçekleri görünce :)

    ReplyDelete
  4. Gorgeous photos! And good luck with your PC!
    I will be waving from the shore opposite to you very soon! :))

    ReplyDelete
    Replies
    1. I will be waving to you, too Annuk, maybe you will hop to Datca this summer...

      Delete
  5. Tam tarzım bir köşe olmuş bu süpper :)

    ReplyDelete
  6. ne güzel yeni bir çiçekle tanıştım, dilerim PC çabuk iyileşir :-(

    ReplyDelete
  7. Çiçekler çok güzeller, odun kovasında harika duruyorlar.
    Şehir merkezinde yaşamıyor olmanın zorlukları epey olsa gerek, ama kesinlikle etrafın güzelliğine, huzuruna değiyordur. Umarım bilgisayarın biran önce düzelir. Sevgiler, iyi haftalar..

    ReplyDelete
  8. Bende bunları mimoza olarak biliyordum.Demek ki adı mimozagillerden Kıbrıs akasyası imiş:))..
    Benim de bilgisayarın başına komik bir kaza geldi ve şuan serviste(yaramazın biri üstüne oturdu da)..Resimler herzamanki gibi muhteşem,orda havalar nasıl bilmem ama bugün tekrar kışı yaşadık diyebilirim....
    Sevgiler...

    ReplyDelete
  9. hepsi muhteşem
    yaşamınıza gıpta ediyorum.
    eşinizle birlikte güzel bir yerde güzel bir mutluluk yaşıyorsunuz, her daim sizin olsun.
    ben bir bayan olarak sizin yaşam yerinize sahip olamam diye düşünüyorum ve duygusallaşıyorum.
    sevgiler

    ReplyDelete
    Replies
    1. Niye olamayasınız ki...Asla hayal etmeyi bırakmayın ve önceliklerinizi belirleyin..Sonrasında gereken ise bir parça cesaret...Eski bir bloğumda hayaller dükkanı diye bir yazı yayınlamıştım, PC düzelir düzelmez onu bulup burada sizin için tekrar yayınlayacağım..Sevgilerimi gönderiyorum...

      Delete
  10. Ayşegül Hanım merhaba,
    Antalya'da yaşayan bir İzmirliyim, dolayısıyla İstanbul kaosunu pek yaşamışlığım yok..
    Ancak birkaç gün önce 3 günlüğüne İstanbul'a gitmek durumunda kaldık, kendimi tımarhanede hissettim diyebilirim..Blogumda Antalya'ya bir teşekkür yazısı bile yazmadığımı farkettim uçakta, en kısa zamanda güzel fotoğraflar çekeceğim, çünkü cennette yaşıyoruz..
    Bilgisayara geçmiş olsun, en kötü ihtimalle yenisi gelir..
    Mutlu bir hafta diliyorum.
    Sevgiler

    ReplyDelete
    Replies
    1. İzmir ve Antalya'lı birinin bünyesini İstanbul daha kötü vuruyordur tabi :)) Hakikaten cennete yaşıyoruz...Ne diyeyim Allah herkesi kurtarsın:)) Çok hoş bir bloğunuz var, benim külüstür PC ile bir göz attım, ama asıl PCm tamirden gelsin, bir çay eşliğinde uzun uzun blog ziyaretine geleceğim...Datça'dan sevgilerimi yolluyorum...

      Delete
    2. Evet gerçekten de beni fena yapıyor İstanbul:))
      Beğenmenize sevindim, her zaman beklerim:)
      Sevgiler

      Delete
  11. Mimozalara bayılıyorum. Ben de burada bir mimoza cennetinde yaşıyorum. Şanslıyız:)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Bizim buradakiler artık yavaş yavaş kaybolmaya başladı ama bize muhteşem bir 3 hafta yaşattılar :))

      Delete
  12. Ayşegül ablacigim(abla diyerek umarım sizi kirmiyorumdur.)ben ümidimi yitirmiyorum.yaşım 26 ve inşallah yirmi sene sonra benim de siz gibi mutevazi ve harika bir evim,sakin bir kösem olacak.bilgisayarınıza çok üzüldüm.insaallah bir an önce dü
    zelir.Sevgiler :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Niye kırılayım ki Rabia, ne kadar hoş hitap ediyorsun bana aksine çok hoşuma gidiyor...Bu arada ümit yitirecek hiç bir şey yok, öyle keyifli yıllar varki önünde, Allah sağlıkla sıhhatle, sevdiklerinle hepsinin tadını çıkarta çıkarta yaşamayı nasip etsin sana.. Bu arada 20 yıl çok hoş bir tespit olmuş. Ben 48 yaşındayım ve buraya 2 yıl önce taşındık.. Hesabı sen yap artık :))

      Delete
  13. PC nize üzüldüm,işte bu kötü olmuş ama hepimizin başına geldi ne yazık ki:(
    Ne yapalım her güzelin bir kusuru vardır,sizin oraların kusuru da bu oluversin .
    Mimozalar müthiş !
    Benimkiler daha açmadı .

    ReplyDelete
    Replies
    1. Aslında hem iyi hemde kötü oldu PC'nin gitmesi.. Bütün resimlerim, muhtelif arşivlerim, fotoğraf programlarım onda olduğu için yapmayı planladığım bir dolu şeyi yapamıyorum, ama diğer taraftan da çeşit çeşit 40 türlü şey üzerinde çalışacak zamanım oldu.. Şimdilik hoşuma da gitmiyor değil :))

      Delete