Saturday, February 15, 2014

1980


1980 Türkiye'nin tarihinde önemli bir yıl olsa da, bizim kişisel tarihimizde çok daha önemli bir yer tutar. 1980 Sevgili ile tanıştığımız yıldır.. Bu hasır sepette o yıllardan kalma.. Benimle ev ev dolaştı, bir süre bodruma bile kaldırıldı ama bir süredir beyaza boyanıp, o da Datça 'da yepyeni bir hayata başladı. Şimdide biraz siyah boya ile bambaşka bir kişilik kazandı..
Seviyorum sürekli bir şeyler boyamayı..


1980 is a special year in our personal history. It's the year that hubby and I met. And this wicker box is from those years. It moved with me thru houses and for a while rested in a depot. But it has also started a new life here with its new white color.. Nowit has a new character..
I love painting and changing things..










13 comments:

  1. seviyorum böyle sandık modeli hasır sepetleri,hem kullanışlı hem de dekorasyon için elverişli :)
    üzerindeki çiçeklere de bayıldım...

    sevgiler

    ReplyDelete
  2. Hestia kendisine gösterilen ilgiye kayıtsız kalamamış gibi görünüyor :)
    Ne hoş Ayşegül benim eskilerden kalan eşyam yoktur pek.Kalanlar da benimle gezemediği için annemde beni sabırla beklemiş olanlardır .
    Sevgiyle kalın,sen ve Sahildeki Ev'in tüm canları...

    ReplyDelete
  3. Ne güzel bir anınız var. Ve bu güzel sepeti hala saklıyor olmanız ayrı güzel. Aşkınız sevginiz her daim olsun :))

    ReplyDelete
  4. Birçok kişi için sıradan bir hasır sepet gibi görünebilir ama onlar ne anılarla, yaşanmışlıklarla yüklü olduğunu bilmezler. İnsanlar gibi, eşyaları da değerli yapan budur. Yatak başlığınızla nekadar hoş bir uyum içindeler.
    Sevdiğiniz eşyalar, sevdiğiniz canlarla huzurunuz daim olsun.

    ReplyDelete
  5. Çok orjinl olmuş.Harika bir hatıra

    ReplyDelete
  6. Çok tarz, çok kişisel olmuş. Çok beğendim.
    Bu fikir neden aklıma gelmedi ki daha önce :)
    Sene de önemli halbuki? Ben baş harflerimizde takılmıştım.
    Hoşçakalın.

    ReplyDelete
  7. Bence çok güzel olmuş yeni haliyle iyi günlerde kullanın :)

    ReplyDelete
  8. eşyaların öyküleri, ömrümüzün anılarıdır... evimde kullandığım her eşya bir öykü ile girer hayatıma, öyle olmasını isterim çünkü, sıradan olmaz o zaman, ne sepet, sepettir artık, ne vazo, vazo, ne cezve, cezvedir..ben de, .blogumda ev eşyalarımı paylaşırım arasıra öykülerinden de kısacık yazarım. iz sürenler, gelecekte bulur izleri... tarih yazmak çok iyi fikir, ip ucu gibi.

    ReplyDelete
  9. Ayşegül Abla bir dokunuşun ile her şeyi nasıl da güzel ve bakılası hale getiriyorsun.Harikasın hele bu eskilere yeniden şans verme işinde bir numarasın.Eline sağlık.Ve bu eve ne olsa yakışıyor ya işte ona hastayım...Bu evi ve içindekileri çok seviyorum...

    ReplyDelete
  10. Ne kadar güzel olmuş, şablon kullandınız mı? Rakamlar çok düzgün form olarak...

    ReplyDelete
    Replies
    1. Evet, pc'den rakamları basıp, şablon çıkardım.. Düz bir yüzey olmadığı için şablonsuz biraz zor olurdu..

      Delete
  11. sepet kişilik kazanmış, ellerinde harika olmuş.
    çok çok çok güzel...

    ReplyDelete
  12. aah o yatak başı.
    işte o bir şahaser geldi bana

    ReplyDelete